Elazığ’da Tarım Ticaret ve Sanayi (1923-1938) 4.Bölüm

Elazığ’da Tarım Ticaret ve Sanayi (1923-1938) 4.Bölüm

  1. Cumhuriyet sonrası Elazığ’da Ticaret ve Sanayi(1923-1938)
  2. Ticaret

Elazığ’ın ticareti, limanlardan uzak olması, düzgün yolların bulunmaması ve mesafelerin pek uzak olması yüzünden, uzun süre sönük kalmıştır. Dolayısıyla 1923-1938 yılları arasında Elazığ ilinin ticarî hayatı, İstanbul’a ve bir miktar da çevre illere gönderilen mallar ile, çeşitli illerden getirilen çok gerekli mallardan ibaret kalmıştır. Bu durum ise devrin şartları içerisinde normal karşılanmalıdır. Zira adı geçen dönem içerisinde, Elazığ ilinin başlıca ürünlerini tarım ve hayvancılığa dayanan ürünler oluşturmuştur. 1927 Türkiye Salnamesi’nde, Elazığ ilinin ticari hayatı hakkında şu bilgiler verilmektedir. “Elazığ’ın başlıca mahsulatı, buğday, arpa, pirinç, çavdar, mısır, pamuk, afyon, tütün, meyve, kavun ve karpuzdur. Bunlardan 1925 senesinde 24.000 kilo pamuk, 120.000 kilo tatlı badem içi, 60.000 kilo çekirdek, 6.000 kilo afyon, 40.000 adet bağırsak istihsal edilmiş ve hayvanattan, 160.500 adet koyun, 98.000 adet keçi, 13.000 adet sığır, 9.500 adet at,17.000 merkep yetiştirilmiştir.”[62][62] Yukarıdaki kayıttan da anlaşılacağı üzere, bu dönem ihracatının büyük bir bölümünü, tarıma dayalı ürünler oluşturmaktadır.

1923-1938 yılları arasında Elazığ ili düzenli yollara kavuşunca, ihracatı da buna paralel olarak artmış ve bu dönemde de başlıca ihracat maddelerini yine tarıma dayalı ürünler oluşturmuştur. Özellikle, tereyağı, ipek, koza, işlenmiş susam, ceviz, badem, acı badem, kayısı kurusu gibi maddeler, başlıca ihracat malları arasındadır[63][63]. Adı geçen dönemde, Elazığ ve civarının başlıca ithalatını ise, sanayi ürünleri ve tarıma dayalı sanayi ürünleriyle zarurî tüketim maddeleri oluşturmaktadır.

Elazığ’da 1923-1938 yılları arasından nüfusun hızla artmasına paralel olarak ithalat da artmıştır. Bunlar arasında bölgede yetişmeyen sebze ve meyveler, madeni eşya ve mensucat önde gelmektedir. Bu dönemde cam işleri, teneke, bakır, demir eşyalar, manifatura gibi mamul eşyalar İzmir ve İstanbul’dan, inşaat malzemesi Mersin’den, şeker Turhal ve Uşak’dan, zeytin ve zeytinyağı Balıkesir ve Kilis’den, kuru üzüm ve incir ise İzmir ve Gaziantep’ten getirilmiştir[64][64]. Adı geçen dönemde Elazığ’da, Ziraat ve Osmanlı Bankaları’nın birer Şubeleri olup, şehir esnafını ise, bakkaliye tacirleri, Attariye tüccarları, kantariye tüccarları, kitapçılar, manifaturacılar ve manavlar oluşturmaktadır[65][65]. 1934-1938 yılları arasında, Elazığ’da ihraç edilen ürünler ve bunların miktarları tablo IX’da gösterilmiştir[66][66].

 

TABLO IX

1934-1938 Yılları Arasında Elazığ’da İthal Edilen Bazı Maddeler

(Türk Lirası)

Sene                              Malın Cinsi                              Kıymet                            Malın Cinsi                              Kıymet

1934                          Şeker                         29.748                          Zeytin ve Z.yağı                                      2509

1935                              ”                             53.530                                              ”            ”                                2680

1936                              ”                             28.996                                              ”            ”                                1197

1937                              ”                             32.230                                              ”            ”                              23668

1938                              ”                             80.950                                              ”            ”                              27310

1923-1938 yılları arasında Elazığ ticaretinde ve özellikle ihracatında, tarıma dayalı ürünlerin yanısıra, hayvancılığa dayanan ürünlerin de büyük bir yeri vardır. Bu sebeple, adı geçen dönemde, Elazığ’da hayvancılık üretim kapasitesi hakkında, bazı rakamlara işaret etmek yerinde olacaktır.

Bölgede meralar, bu dönemde pek geniş bir saha işgal etmemekle beraber, hayvancılık ve hayvancılığa dayanan ürünler, çevrenin başlıca geçim kaynaklarından bir tanesini teşkil etmiştir. Bölgede nüfusun fazlalaşmasına paralel olarak, beslenen büyükbaş ve küçükbaş hayvan sayısında da önemli artışlar olmuştur. 1933, 1937 yılı istatistiklerine bakılırsa, 1933’de sığır adedi 58.833 iken, 1937’de bu sayı 66.339’a yükselmiştir. Bu artışta, en önemli sebep, bölge nüfusunun artması ve nüfus nispetinde ziraat hayvanına ve süte olan ihtiyacın fazlalaşması ve aynı zamanda dışarıdan yapılan ithalattır[67][67]. Bu dönemde büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinden sonra, at yetiştiriciliği ise, üçüncü sırayı almıştır. Bölgedeki atlar, çoğunlukla binek hayvanı olarak kullanılmış, bu dönemde bazı hevesliler safkan atlar da beslemişlerdir[68][68]. Bölgede, halkın önemli gelir kaynaklarından bir tanesini teşkil eden, arıcılık konusu üzerinde ise, bundan sonraki bölümde durulacaktır. 1927-1935 yılları arasında Elazığ ve civarında bulunan hayvanlar ve bunların miktarları, konu üzerinde daha açık bir fikir verecektir[69][69].

 

 TABLO X

1927-1935 Yılları Arasında Hayvan Mevcudu

Sene                           Öküz            Manda             Katır            Kısrak                 İnek             Koyun                     Keçi

1927                          33139               3317               919               2019              26781              14230               108206

1928                          21197               1826             1905             15417              22444              72773               138545

1929                          23000               1000             1900               1300                2300              64000                 79000

1935                                –                        –                     –                       –                        –                 82330               135549

Sonuç olarak, Cumhuriyet sonrası Elazığ’ın ticaret hayatı için şunlar söylenebilir: Bu dönemde Elazığ, daha ziyade bir ziraat memleketi olarak kalmış ve bu durum kara ve demiryollarının gelişmesine kadar devam etmiştir. Bu arada 19 Eylül 1920’de kurulmuş olan “Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası” ile, 1936’da kurulan ve 1937’de faaliyete geçen “Elazığ Ticaret Borsası”nın da ticarî hayatın gelişmesinde büyük payları olmuştur[70][70]. Elazığ şehrinin düzenli yollara kavuşmasıyla birlikte, ticaret hacmi de buna paralel olarak genişlemiştir.

  1. Sanayi

Cumhuriyet sonrası Elazığ’ında sanayi, pek fazla ileri olmamakla beraber, bu dönemde Doğu Anadolu Bölgesi’nin pek çok ilinin ilerisinde olduğu da bir gerçektir. Bu dönemde Elazığ’da bakırcılık, demircilik, marangozluk, kuyumculuk gibi işler, küçük san´at erbabı eliyle yapılmıştır. Ancak bu sahalarda üretim, sadece ihtiyacı karşılayacak kadar olmuştur. Bu dönemde, dericilik, diğer sahalara nazaran daha fazla gelişme göstermiş ve dışarıya ihracat yapılacak üretime ulaşılmıştır. Elazığ’ın önceleri büyük bir şöhrete sahip olduğu dokumacılık sahası ise, bu dönemde hayli gerilemiştir. Buna misal olarak, 1927 yılında köy ve kazalar da dahil olmak üzere, sadece bin kadar dokuma tezgahının kalmış olması verilebilir[71][71].

Bu dönemde Elazığ ve Harput’ta, dericilik oldukça gelişmiş olup, tabakhanelerde yapılan meşin, sahtiyan ve kösele, Diyarbakır, Malatya ve Tunceli illerine ihraç edilmiş ve senede 3000 deri işlenmiştir. Aynı zamanda 1923-1938 yılları arasında, Elazığ’da 3 tane un fabrikası faaliyete başlamış olup, çeşitli illere un da ihraç edilmiştir[72][72]. Eskiden Elazığ ve civarında sarı boyası ile halı ipeklerini ve sahtiyanları boyamak için oldukça fazla çehri yetiştirilmiş ise de sunî diye isimlendirilen boyaların çıkması üzerine, sonradan bunun üretimi de oldukça düşmüştür[73][73].

Elazığ ve çevresinde, 1923-1938 yılları arasında daha ziyade, tarıma dayalı bir sanayi göze çarpmaktadır. Bunlar arasında ise, kozacılık ve arıcılık oldukça ileri gitmiştir. Böcekçilik, Elazığ ve çevresinde, Osmanlı Devleti döneminden beri, halkın en büyük gelir kaynaklarından bir tanesini oluşturmuştur. Ancak harp seneleri ile gerileme gösteren bu saha, 1934 yılından sonra tekrar gelişmeye başlamıştır. Elazığ vilayetinin merkez kazasında, 1934 senesinde 55 kutu ipek böceği tohumu açılmış ve bundan 1650 kilo yaş koza alınmıştır. Demiryolu Elazığ’a geldikten sonra ise, burada bir ipek çekme fabrikası kurulmuştur[74][74]. 1933-1936 yılları arası koza hasılatı ise, Tablo XI’de görüldüğü gibidir[75][75].

 

TABLO XI

1923-1936 Yılları Arasında Koza Hasılatı

Sene           İpekböcekçiliği yapan aile                             Açılan Tohum                  Elde Edilen Yaş Koza

1933                                          340                                                      560                                             3000

1934                                          217                                                      212                                             7109

1935                                          260                                                      225                                             5800

1936                                            –                                                           –                                             15540

Yine bu dönemde, Elazığ vilayetinin hemen her yerinde arıcılık, yapılabilecek durumda olup, 1934 senesinde 49.690 kilo bal mumu üretilmiştir. 1935 yılı toplam bal üretimi, 704.000 kilo, balmumu üretimi ise 19.600 kilodur[76][76].

Bu dönemde, Elazığ ve çevresi madenler bakımından oldukça zengin olmakla beraber, bunlar uzun bir müddet işletilememiştir. Bu yıllarda Elazığ’ın Maden ilçesi dahilinde ve Maden’in 20 km kuzeydoğusunda bulunan bölgenin zengin bir krom yatağı olduğu tesbit edilmiş ve burası 1936’da Etibank tarafından kurulan “Şark Kromları Türk Anonim Şirketi” tarafından işletilmeye başlanmış ve hatta ihracat bile yapılmıştır[77][77]. Bununla birlikte Elazığ’da gerçek manada sanayileşme, 1950’lerden sonra başlamış olup, 1923-1938 yılları arasında tarım ve hayvancılığa bağlı sanayinin, fazla gelişmemiş olmakla beraber, şehir sanayisini oluşturduğu söylenebilir.

  1. Sonuç

Herhangi bir bölgenin veya şehrin ekonomik durumu incelenirken, o bölge veya şehri bağlı bulunduğu ülkenin, içerisinde bulunduğu ekonomik şartlardan ayrı olarak ele alıp, incelemek, mümkün değildir. Cumhuriyet sonrası Elazığ’da tarım-ticaret ve sanayinin (1923-1938) incelenmeye çalışıldığı bu araştırmada da tabi olarak aynı sonuca varılmıştır. Nitekim 1923-1938 yılları arasında genel olarak, Elazığ şehrinin ekonomik durumu, ülke ekonomisine paralel olarak, genişleme göstermiştir.

1923-1938 yılları arasındaki ekonomi planları incelendiğinde, tarım-sanayi ayrımı yapılmadığı ve dengeli bir kalkınmanın hedef alındığı görülebilir. Cumhuriyet sonrasında sanayinin gelişmesine büyük bir önem verilirken, tarım sahasında da aynı önem sözkonusu olduğunu belirtmek gerekir. 1923-1938 yılları arasında köylülere verilen kredi miktarları arttırılmış, bununla birlikte kredi tutarları, tarım kesiminin ihtiyacını karşılamaktan uzak kalmıştır. Ancak bu dönemde, ziraat çalışmalarız arasında ıslah, deneme ve üretma işleri önemli bir yer tutmuş ve özellikle tohum ıslahı konusuna büyük bir önem verilmiştir. 1930 dünya iktisadî buhranı, Türk ekonomisini de olumsuz yönde etkilemiş, bu buhranın yol açtığı olumsuz durum, ancak 1934 senesinden sonra ortadan kaldırılabilmiştir[78][78].

1923-1938 yıllarını II. Dünya Harbi takip etmiş, Türkiye bu harbe katılmamış olmakla beraber, savaş ekonomisinin şartları, Türkiye için de geçerli olmuştur. Harbin sonunu takip eden yıllarda, Türk ekonomisi yeni bir döneme girmiştir. 1950 lerden sonra, Elazığ’da da tarım, ticaret ve sanayi alanlarında büyük gelişmeler kaydedilmiştir. Dolayısıyla bu gelişmede 1923-1938 yılları arasındaki birikimin payının büyük olduğunu belirtmemiz gerekmektedir[79][79]

İncelediğimiz dönemde, Elazığ şehri ekonomisinin büyük ölçüde tarıma dayandığı, dolayısıyla tarımın, şehir ticaret ve sanayiinde büyük bir yeri olduğu görülmüştür. Sonuç olarak, Cumhuriyet’in ilanından bu yana, kara ve demiryolu şebekelerinin gelişmesi, Elazığ’ın ekonomik ve ticarî bakımlardan ilerlemesini sağlamış ve Elazığ şehri ülke ekonomisinin düzelmesine paralel olarak, ekonomik imkanlarını genişletmiş, ancak yakın zamana kadar Elazığ’da büyük sanayi tesislerinin bulunmayışı, ticaret ve sanayinin gelişmesini önemli ölçüde aksatmış, sanayi tesislerinin kurulmasıyla birlikte Elazığ’ın ekonomik çehresi de önemli ölçüde değişmiştir, denilebilir.

* Bu makale daha önce yayınlanmıştır, bkz. YILMAZÇELİK, İbrahim, Cumhuriyet Sonrası Elazığ’da Tarım-Ticaret ve Sanayi (1923-1938), Fırat Havzasının Sosyal, Kültürel ve Ekonomik Kalkınması Sempozyumu, Bildiriler, s.409-433, Elazığ, 1991

* Fırat Üniversitesi-Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü,Öğretim Üyesi.

[80][1]. A. İNAN; Devletçilik İlkesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Birinci Sanayi Planı 1933, Ankara-1972, s.:5.

[81][2]. A. İ. BAĞIŞ; Osmanlı Ticaretinde Gayri Müslimler, Ankara-1983, s.:101

[82][3]. Ş. PAMUK; Osmanlı Ekonomisi ve Dünya Kapitalizmi, Ankara-1984, s.:7

[83][4]. E.Z. KARAL; Osmanlı Tarihi, VIII. Cilt, Ankara-1983, s.:435

[84][5]. A. TABAKOĞLU; Gerileme Dönemine Girerken Osmanlı Maliyesi, İstanbul-1985, s.:302

[85][6]. A.G. SAYAR; Osmanlı İktisat Düşüncesinin Çağdaşlaşması, İstanbul-1986, s.:250

[86][7]. E.Z. KARAL; a.g.e., s.:429

[87][8]. Ş. PAMUK; a.g.e., s.:103, v.d.

[88][9]. Z. TOPRAK; Türkiye’de Millî İktisat, Ankara-1982, s.:18, v.d.

[89][10]. Z. TOPRAK; a.g.e., s.:21.

[90][11]. M.A. ÜNAL; XVI. Yüzyılda Harput Sancağı (1518-1566), Fırat Ün. Sos. Bil. Ens. Basılmamış Doktora Tezi, Elazığ-1986, s.:112.

[91][12]. İ. SUNGUROĞLU; Harput Yollarında, C.:I, İstanbul-1958, s.:203-204.

[92][13]. Diyarbakır Müzesi, Harput Şer´iyye Sicili, No:392, Belge No:64-65-66.

[93][14]. Harput Şer´iyye Sicili, No:392, Belge No: 23-123.

[94][15]. Harput Şer´iyye Sicili, No:381, vr.19.

[95][16]. Harput Şer´iyye Sicili, No:392, Belge No:10-13-20-21-40-53-156.

[96][17]. Harput Şer´iyye Sicili, No:392, Belge No:27.

[97][18]. Harput Şer´iyye Sicili, No:392, Belge No:60-229.

[98][19]. Harput Şer´iyye Sicili, No:392, Belge No:32.

[99][20]. Harput Şer´iyye Sicili, No:392, Belge No:10-45.

[100][21]. H. 1310 Tarihli Ma´müratü’l-Azîz Salnamesi, s.:51.

[101][22]. Ş. PAMUK; a.g.e., s.:94.

[102][23]. A. MÜDERRİSOĞLU; Kurtuluş Savaşının Malî Kaynakları, Ankara-1981, s.:66.

[103][24]. Ş. PAMUK; a.g.e., s.:96.

[104][25]. C. DURU, K. TURAN, A. ÖNGEOĞLU; Atatürk Dönemi Maliye Politikası, Ankara-1982, s.:215.

[105][26]. A. MÜDERRİSOĞLU; a.g.e., s.:242.

[106][27]. C. DURU, K. TURAN, A. ÖNGEOĞLU; a.g.e., s.:230 v.d.

[107][28]. İstanbul Ticaret ve Sanayi Odası 1923-1926 Faaliyet ve Muamelatına Ait Rapor, Neşriyat:4, İstanbul-1927, s.:10-11

[108][29]. C. DURU, K. TURAN, A. ÖNGEOĞLU; a.g.e., s.:287; A. MÜDERRİSOĞLU; a.g.e., s.:242.

[109][30]. Y. ÜLKEN; Atatürk ve İktisat, Ankara-1981, s.:5-6

[110][31]. A. İNAN; İzmir İktisat Kongresi, Ankara,1982, s.:14

[111][32]. K. BORATAV; Türkiye İktisat Tarihi 1908-1985, İstanbul-1988, s.:31

[112][33]. A. İNAN; a.g.e., s.:15

[113][34]. K. BORATAV; a.g.e., s.:45

[114][35]. C. DURU, K. TURAN, A. ÖNGEOĞLU; a.g.e., s.:339 v.d.

[115][36]. Alî İktisat Meclisi Raporları 1928, İkinci İçtima Devresi, Ankara, 1929, s.:17

[116][37]. Ç. ARUBA; “Cumhuriyetin Kuruluş Yıllarından Türkiye’nin Tarımsal Yapısı ve Tarıma Yönelik Politikalar”, Atatürk Dönemi Ekonomi Politikası ve Türkiye’nin Ekonomik Gelişmesi, Ank. Ün. Siyasal Bil. Fak. Yay., Ankara-1982, s.:79-87

[117][38]. Türkiye Salnamesi 1927, İstanbul-1927, s.:568

[118][39]. H. Nazlı; Elazığ İlinin Coğrafî, Zıraî, Tarih ve Jeolojik Durumu, Elazığ-1939, s.:44-48

[119][40]. Ç. ARUBA; a.g.e., s.:79

[120][41]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:568

[121][42]. H. Nazlı; a.g.e., s.:32

[122][43]. H. Nazlı; a.g.e., s.:32

[123][44]. H. Nazlı; a.g.e., s.:30

[124][45]. İstatistik Yıllığı, 3. Cilt, Ankara-1930; Devlet Yıllığı 1928-1929; Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[125][46]. İstatistik Yıllığı, 3. Cilt, Ankara-1930; Devlet Yıllığı 1928-1929; Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[126][47]. İstatistik Yıllığı, 3. Cilt, Ankara-1930; Devlet Yıllığı 1928-1929, 1929-1930; Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[127][48]. H. Nazlı; a.g.e., s.:30

[128][49]. Doğu Anadolu Coğrafyası (Tabiî, Zıraî, Baytarî), Genelkurmay Başkanlığı Yay. Ankara-1937, s.:110

[129][50]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:568; İstatistik Yıllığı, 3. Cilt, Ankara-1930; Devlet Yıllığı 1928-1929, 1929-1930; Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[130][51]. H. Nazlı; a.g.e., s.:31

[131][52]. H. Nazlı; a.g.e., s.:35

[132][53]. T. DÜNDAR; Tunceli ile Çevresinde Üç Vilayetin Zıraî Durumu ve Gelişme İmkanları, İstanbul-1943, s.:43

[133][54]. T. DÜNDAR; a.g.e., s.:43 v.d.

[134][55]. T. DÜNDAR; a.g.e., s.:44 v.d.

[135][56]. Doğu Anadolu Coğrafyası, s.:123; İstatistik Yıllığı, 3. Cilt, Ankara-1930; Devlet Yıllığı 1928-1929, 1929-1930; Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[136][57]. T. DÜNDAR; a.g.e., s.:44

[137][58]. H. Nazlı; a.g.e., s.:37

[138][59]. H. Nazlı; a.g.e., s.:40

[139][60]. Tahrir Neticeleri, 1928-1935, D.İ.E., Ankara-1936

[140][61]. Doğu Anadolu Coğrafyası, s.:116; H. Nazlı; a.g.e., s.:38; Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[141][62]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:569

[142][63]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:569; H. Nazlı; a.g.e., s.:62

[143][64]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:569; H. Nazlı; a.g.e., s.:61

[144][65]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:569; H. Nazlı; a.g.e., s.:61

[145][66]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:569; H. Nazlı; a.g.e., s.:61

[146][67]. Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[147][68]. T. DÜNDAR; a.g.e., s.:23

[148][69]. İstatistik Yıllığı, Cilt:I, İstanbul-1928; Tarım İstatistikleri, 1928-1935, Ankara-1937

[149][70]. 1973 Elazığ İl Yıllığı, s.:161-162

[150][71]. Türkiye Salnamesi 1927, s.:570

[151][72].  H. Nazlı; a.g.e., s.:58

[152][73]. T. DÜNDAR; a.g.e., s.:44

[153][74].  H. Nazlı; a.g.e., s.:43

[154][75]. Tarım İstatistikleri, 1928-1936, Ankara-1937

[155][76]. Güneydoğu Anadolu 1. Genel Müfettişlik Bölgesi, Cumhuriyet Matbaası, İstanbul-1939, s.:165

[156][77].  H. Nazlı; a.g.e., s.:16

[157][78]. R. ÖKE; “Cumhuriyet Devrinde Ziraat Çalışmaları ve Feizli Eserleri”, Cumhuriyetin 16. Yıldönümünde Hitabeler, Konferanslar, Ankara-1939, s.:83

[158][79]. Y. KEPENEK; Gelişimi, Üretim Yapısı ve Sorunlarıyla Türk Ekonomisi, O.D.T.Ü. Ankara-1983, s.:22

Bu yazıyı paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir